TAKDİR-İ İLAHİ
BARIŞ YOLU
Kişisel ve toplumsal OLAYLARDA kul, yapması gereken her şeyi yapmaktan, söylemesi gereken herşeyi söylemekten sorumludur. Bundan sonra SABREDECEK, ŞÜKREDECEK, DUA EDECEK ve SEYREDECEKTİR. Olayların SEYRİ ve SONUÇLARI hakkında Allah’ın Takdir-i neyse o olacaktır. O’nun dilemesi dışında SİVRİSİNEK bile Kanadını kımıldatamaz. Kulun gereksiz şekilde ŞARTLARI zorlaması, Takdir-i İlahiyi (olacak olanı) değiştiremez farklı bir TECELLİ oluşmaz. Buradaki SIRRI akıl çözemez.
Sabretmek, ZORLUKLARA direnmektir bir yönüyle. Sonu ferahlıktır. Allah “Sabredenlerle beraberdir.” Sabretmek kula DAYANIKLILIK kazandırır. Şükretmek Allah’ın kullarına vermiş olduğu SONSUZ nimetlere TEŞEKKÜR mahiyetindedir. Allah için yapılan İBADETLERİN bütünüdür. Kuru- kuruya teşekkür CEHALETTİR. DUA, bütün İnsanlık, aile, çevre, nefs için Allah’tan, “İYİLİK, GÜZELLİK, SAĞLIK, ŞİFA, KOLAYLIK v.b... değerler, için talepte bulunmaktır. SEYRETMEK, içerisinde iki BOYUT ifade eden anlama sahiptir. İlki SOMUT boyut. Kulun, ibadet anlamını taşıyan YERE ve GÖKLERE bakması, nazar etmesi, düşünerek, aklederek, tefekkür ve tezekkür etmesi, gereken dersleri alarak, hayatında kendisini devamlı uyanık tutmasıdır. İkinci boyut ise SOYUT boyuttur. Soyut boyut bizim bilgimiz dışındadır. Gerekli girişimleri yaptıktan sonra SONUCUN tezahürünü, neticesini beklemektir.
Gazze’deki yaşanan OLAYLARA bir de bu açıdan bakmakta fayda vardır. ABD +BATI Dünyasının çok büyük bölümü, TERÖRİST ve SİYONİST İsrail’e maddi DESTEK vermektedirler. Dünyada bir bölüm insan, DÜŞÜNCELERİYLE desteklemektedirler. Çok az bir bölümü de TEPKİSİNİ dile getirmektedir. Bazı DEVLET korktuklarında SESSİZ kalmaktadırlar.. Bunlarda bir yönüyle MANEVİ destek vermiş oluyorlar. Gazze hadisesinde ağırlıklı DURUM bu dur. Bazen düşünüyorum: ABD+BATI+İSRAİL TERÖRİST Konsorsiyumu bu denli VAHŞETLERİYLE, SOYKIYIMIYLA, kendilerini de BİTİRECEK büyük BELALARA mı koşuyorlar. Zira böyle bir VAHŞETİN, Allah indinde bir CEZASI olacaktır. Oradaki insanların ÂHLARINI Rab, karşılıksız bırakmaz.
Kâfirlerin tercihleri, kendilerini ATEŞ alanına taşımaktır. Murdar ve pislik olduklarından iyi güzel olanı değil de, böyle bir TERCİHİ seçmeleri doğaldır. Baktığımız zaman, bütün yaptıklarına rağmen elle tutulur hiç bir BAŞARILARI da yoktur. Mücahit HAMASLILAR Allah’ın yardımıyla Meskun Mahalde İYİCE hırpalıyorlar kızıl KAFİRLERİ gelinen noktada. ZALİMLERİN “Konfor” istekleri RUHLARINI batağa sürükledi. RUHUNU kaybetmiş olan, İNSAN’A değer vermekten ne anlar. Sömürü ODAKLARININ temel sloganı ÇALMAKTIR, öldürmektir. Sonları da, Ebedi İSTİRAHATKÂRLARI DA, Boyunlarına Ateşten Zincirlerle TOMRUKLAR bağlanarak Cehennemin GAYYA kuyusuna atılmaktır. Onların hakkından ATEŞ gelecektir. PEK yakındır buluşacakları ATEŞ.
Selâm, sevgilerimle. Günk. Kul S.