SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

TARİH YENİDEN YAZILIYOR - 5KANAL İSTANBUL PROJESİ 3'ÜNCÜ MUSTAFA'NIN HAYALİYDİ..

* O’nun döneminde Sapanca Gölü de kanalla İzmit Körfezine bağlayacaktı.
* Her ilerici harekete karşı isyanlar başlatılıyordu..
Selami Turgut GENÇ
Osmanlı Sultanı Üçüncü Mustafa, bilim aşığı bir liderdi.
Üçüncü Mustafa Han’ın çağımızla örtüşen hayalleri vardı.
Karadeniz’den Marmara’ya bağlanması düşünülen Kanal Projesi, onun hayallerinden biriydi.
Ayrıca, Sapanca gölüyle İzmit Körfezini birleştirmeyi düşünüyordu.
Üç asır önceki bu cesur projeler örtülü mü kalacaktı?..
Günümüzde sınırlarımızda, Ortadoğu’da, özellikle Fırat Nehri boylarında yaşanan olaylar, şekil ve içerik bakımından aynen Üçüncü Mustafa döneminde de yaşandı.
Devleti yıkan ve yapan olaylar, farklı içerik taşısa da, hep benzer sonuçları yaratmıştır.
Şimdi, astronomi ilminin devletler üzerindeki kazanımlarına bakalım.
Padişah oluncaya kadar Şimşir Köşkünde alimlerle irfan kürsüsünde iyi bir eğitim görmüştü. Gökyüzü merakı yaygın olduğu için yurt dışındaki kitaplardan da yararlanıyordu. Kültür yönünden alt yapısını inandırıcı fikirlerle besleyen Sultan Mustafa’nın tasarımcı bir özelliği daha öne çıkıyordu. Alimler konseyine gözlemlerini sunmadan önce fikir yoklamalarıyla kendi öz düşüncelerinden emin olmak isterdi.
ATLARIN GÖKYÜZÜ SEZGİLERİ
Akıncı bir millet olan Osmanlılarda at hayvanının müstesna bir değeri vardı. At’lar cinslerine göre önem kazanır, özel eğitimlerden geçirilirdi. Her değişik iklimde at’ların mizaçlarında garip eğilimler sezilirdi.
Her padişahın cinsi, asaleti önceden belirlenmiş, atak, çevik, talimli özel atı bulunurdu. Mustafa’nın şehzadelik dönemlerinde incelemekte olduğu konu buydu. Ancak, bu izlenimlerini tahta oturunca bazı kanıtlara ulaştırmak tutkusundan vazgeçmedi.
Savaş alanlarında Padişah atlarına hüner gösterdikçe paye verilirdi.
Sultan Üçüncü Mustafa’nın savaşırken üzerinde bulunduğu atın efsanesi bambaşkaydı. Hükümdar binicisine düşman hatlarında manevra hareketleriyle siyasetçi tavırlara bürünür, karşısındaki savaşçıya şaşırtıcı hamleler düzenlerdi. Hemen bir noktaya açıklık getirelim. Siyasetçi  at benzetmemiz yadırganabilir. Fakat siyaset Arapça kökenli bir kelimedir. At eğitimi, at talimi anlamına gelir.
Üçüncü Mustafa’nın “Avalim” adlı atının gözlerinden ışıklar saçılırdı. Halk arasında “Nur gözlü” at diye anılırdı. Atın yakınında sıkça bulunan bakıcıları ve muhafızlarına göre bu hayvanın bakışları enteresandır. Işıklı gözlerde öyle bir çekicilik hissi uyandırıyordu ki, buna bakışları takılanlar ürperti geçirebiliyorlardı. Hatta, yaygınlaştırılan söylentilere göre atın gözleri, yıldızlı göklerin derinliklerine açılan pencereye benziyordu.
Gerçekte de At’ın “Avalim” ismi, “Alemler” anlamına gelen bir ifade taşıyordu. Eski terim “Alemler”in bugün ifade edilen karşılığı uzay kelimesidir.
“Avalim” adındaki atın marifetleri, sadece Sultan Üçüncü Mustafa tarafından bilinirdi. Saray çevrelerinden saklanırdı.
At, anlaşılamayan bir yetenekle Doğa olayları bir, iki dakika öncesinden sezebiliyordu. Padişahın başına gelmesi muhtemel olayları önemle duyarlığı gösterirdi.
(SULTAN 3’NCÜ MUSTAFA’YA AİT SIRLARIN HADİS’TEKİ YERİ NEYDİ?..) (CUMARTESİ GÜNÜ)

 

<