*SULTAN 3’NCÜ MUSTAFA’YA AİT
SIRLARIN HADİS’TEKİ YERİ NEYDİ?..
*Astronomi araştırmalarından güneş
 ışıklarının ömrü kısaltan iklimleri 
nasıl ortaya çıkarılmıştır?..

Astronomi konusundaki incelemelerini, Padişah olduktan sonra daha da fazla derinleştiren sultan Üçüncü Mustafa, sarayda bilginler konseyine, birgün şu görünüşünü yansıttı:
“Bilesiniz ki, Avalım’in (Atı) garip bir huyu, hayli merakımı mucip olmaktadır. “Ahval-inde bir hikmet-i eda” varit ise  de, beşer-i bir muammaya delaletti, beyan-ı malûmata muhtaçtır..”
Bilginler Konseyinin (Ulâma) toplantısında, Padişahın at’ının esrarengiz görülen davranışları şöyle anlatılmıştır:
“Bu at, gökyüzünün yıldızlarla dolduğu, pırıl pırıl parladığı gecelerde keyifleniyor, daireler çiziyor.. yeleleri birden sertleşerek dikleşiyor. Gözleri faltaşı gibi açılıyor..”
Okurlarımız bunları neden yazdığımız düşünebilirler.
Açıklık getirelim.
Padişahların at merakı, imparatorluğun kuruluşunda çok etkili olmuştur. Bütün zaferler at üzerinde kazanılmıştır. At, doğası itibariyle çok hisli bir hayvandır.
İşte, bu noktada, astronomi kültürüyle önemli deneyimler gerçekleştiren Sultan Üçüncü Mustafa’da kendi atının gizemli hareketlerinden bazı sonuçlara ulaşabilmiştir. Saray Alimlerine bir meşveret sırasında Mısrı Niyazi’nin bir beyitini işaret ederek okunmasını istemiştir. Alimler, İslam Dininin Divan sahibi Mısrı Niyazi’ye ait beyitteki açıklamaları şöyle anlatmışlardır:
“Yaşadığımız Alem (dünya) yedi yıldızlı, yedi iklime sahiptir.
Arabistan iklimine güneş ışıklarının yansıması daha değişiktir. Bölgenin insanları bunun etkisiyle daha uzun ömürlü oluyor.
Ayın Avrupa iklimine yaydığı ışık enerjisinin kapladığı alanlarda ise yaşayanların ömrü kısalıyor. Kutup ve şimdiki Amerika’ya ait kıtasal bölgeler (Merih) Mars’ın etkisine giriyor.
Gözlemlere dayalı diğer veriler şöyle devam ediyor.
“Türkiye ve yakın şark halkıyla , Asya, Hindistan, Pakistan’ın müşterek yıldızları (Zühal) Satürn adıyla anılıyor. Afrika kıtası Jüpiter yıldızına bağlı olarak gösteriliyor.
İklimlerdeki farklılıklar astronomi yönünden önemli bulunuyordu. Sultan Mustafa’nın hedefindeki araştırmalarda bu doğrultudaydı.
Güneş ışıkları, değişik iklimlere göre insanlarda ömür belirleyici oluyordu.
Ay ışıklarından da hangi etkilenmeler olabilirdi?.
Yıldızların gökyüzünü tümüyle kapladığı gecelerde, kendi atının bir takım garip hareketler gösterdiğini düşünen padişah, araştırmalarını bırakmadan sürdürdü. Atını, ayın çeşitli safhalarında inceledi. Ayın iyice büyüdüğü, haşmetli görüntü verdiği bir gecede, atı Avalim’i tetkike koyuldu. Daha sonraki tarihlerde atını güneş ışıklarına göre, değişik iklimlerin hüküm sürdüğü bölgelere göndererek  gözlemler yaptırdı.
Hayrettir, eski inanışlar olarak yapılan at üzerindeki bu deneyimlerini bugünkü ilim, zaman içinde doğrulamış bulunuyor.
Savaş stratejilerinde, iklim farklılıkları ilişkilerini ilk tesbit eden Padişah, Üçüncü Mustafa olmuştur. Saray kayıtlarından ve Sultan Mustafa’nın aile soyundan, Yıllara aktarılan bilgiler bunu doğrulamaktadır.
Sultan Mustafa’nın, Hadisteki kayıtlardan ulaşmak istediği yer altı servetlerinin güneş ışıklarından yararlanılarak bulunabileceğine inanılmıştı.. Astronomiyle ilişkilendirilen her türlü bilgi, güneş ışığı üzerinde yoğunlaşıyordu.
Çok sürmedi. Padişah, günün birinde halka hitaben bu konuda bir emirname yayınlattı. Fırat Nehrinin geçtiği yerlerin bulunduğu mahallerde “Güneş ışıklarının giremediği kayalık vadinin tesbitini istedi. Hatta insanları teşvik için para vaadedildi.
 (İLK GÜÇLÜ İSTİHBARAT ÖRGÜTÜNÜ SULTAN  3. KURDURDU) (DEVAMI SALI GÜNÜ)