TARİHTEN GÜNÜMÜZE BATI-OSMANLI-TÜRKİYE-4-
TARİHTEN GÜNÜMÜZE BATI-OSMANLI-TÜRKİYE-4-
Batı medeniyeti ÇÖKÜŞ dönemine girdiğinden söz etmiştik. Allah’ın dilediği zaman da yıkılışı görülecektir İNŞALLAH. Tarihi olayları değerlendirenler, günümüzün olaylarını da tahlille gelişmeleri çok daha net anlamaktadırlar. Şunu da söylemiş olalım. Çöküş-Yıkılış sadece TÜRKLERE OSMANLILARA mahsus bir şey değildir. 600 küsur yıl yaşayan OSMANLI hanedanlığı, Osmanlı Devleti, yeryüzünün en çok yaşayan İMPARATORLUĞUDUR. Bunu not edelim bir kere. Ancak medeniyetlerin bir özelliği de; Doğmaları-gelişmeleri-yaşlanmaları ve hastalanarak ölme merhalelerinden geçmeleridir. Osmanlı o merhalelerin sonunda yıkılmıştır. Ancak, Hastalığın oluşmasında hem içerden, hem dışarıdan yapılan MİKROBİK saldırıların katkısı büyüktür.
Yüzlere yıllık ÇİN Hanedanları da şimdi yok. RUS çarları, SOVYET diktatörleri de yok. Çöktüler. üzerine güneş batmayan ülke kabul edilen BRİTANYA İmparatorluğu da battı. Bunun gibi; gelinen noktada BATI Medeniyeti de yavaş-yavaş çöküşe geçmiş durumdadır. Her Devlet, genel prensipler açısından GENEL ve TABİİ kanunların içerisindedir.
Bakara: 134 Ayet): “Onlar gelip-geçmiş kavimlerdir. Onların yaptıkları ve kazandıkları kendilerinin, sizin yaptıklarınız ve kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız. Bakara: 141. de bunu minvaldedir.” Arada bazı devletler GENÇ yaşta ölürler. Onlara da hastalık genç yaşta vurmuştur. Reformist olan, Tekamüle inanıp gereğini yapan, yenilenerek kendisini geliştirme gayreti içerisinde onlar biraz daha fazla yaşarlar. Bir kere şu tespiti yapalım. II. Abdülhamid de dahil olmak üzere bütün OSNAMLI Padişahları; YENİLENEREK gelişebilme adına yapılması gerekenleri hep yapageldiler. Misal olarak şunu söyleyebiliriz: TÜRKİYE Cumhuriyeti Devletini Kuran PAŞALARIN hepsi Sultan Abdülhamid’in açtığı yeni METEPLERDE yetişmiştir. PAŞALARA her türlü imkanlar sağlanarak yeni bir Devletin kurulması için ANADOLUYA gönderilmişlerdir. Mevcut durumdan nasıl çıkılır çalışmalarının yapılması istendi. İŞGAL döneminde İstanbul hükümetinin icraatlarının AKTÖRÜ işgalcilerdi. Bu durumun hazırlanmasında bir çok VATAN HAİNLERİ arka planda faaliyet gösterdiği için, OSMANLI HANEDANI sorumluluk sahibi değildir. En zor zamanda 33 yıl çöküşe engel olunmuştur. Bu müthiş bir DİRENÇTİR.
BATI kendi durumunu görüyor. O sebepten yükselen değer TÜRKİYE’NİN önünü kesebilmek için elinden gelen bütün OYUNLARI sahnede tutmaya çalışıyor. Türkiye Devleti bunları görüyor, her birine karşı taarruz öncesinde savunma için bütün PLANLARINI hazırlamış vaziyettedir. Bir kısmını da devreye sokmuş durumdadır. Ermenistan, Libya, Kıbrıs, Suriye, Irak, Gazze’nin en güçlü hamiliği (uluslararası arena ve sahada). TÜRK ordusu hem savunma hem taarruzda en ETKİLİ ve en GÜÇLÜ ordular arasındadır, her türlü TECHİZATIYLE birlikte. BATININ, ABD’nin komşu küçük Devletleri silahlandırıp, Türkiye’ye saldırma girişimleri de NAFİLEDİR.
Emperyal yapıların İSRAİL plan gereği ülkeyi BÖLME çalışmaları da AKAMETE uğratılıyor ve uğratılmaya da devrim edecektir. İSTİHBARATIYLA - ORDUSUYLA- EMNİYETİYLE- EKONOMİSİYLE-KARA-DENİZ-DEMİR-HAVA yolu AĞLARIYLA v.b.... güç dinamikleriyle, ordu-millet elele vererek, yapılacak yerli-milli yeni bir ANAYASAYLA, yeni bir SİSTEMLE taçlanmış hale gelecektir.
Emperyalizm (BATI) çökerken yeni bir SÜPER GÜÇ TÜRKİYE doğmaya başladı. YOLUNA devam edecektir. Selâmet, Allah’a Emanet olunur. Grb. K.S.