İBRAHİM GÜLEÇ

İBRAHİM GÜLEÇ

TAŞLARI YERE BAĞLAYIP

Bir gün Hoca baş kadıya davete gider Konya'ya

Merkebi bağlar bir hana, kendi ise yürür yaya

Kadıyla hoş sohbet derken girerler güncel konuya

Hoca'nın isteği bitmez dokunur sabuna suya

Bazen kadı kaş çatarak yanlış yorumlar gidişi

Hoca'nın nüktedanlığı tatlıya çevirir işi

Bir gün boyu böyle sürer Hoca kadı konuşması

Kadıyı pek memnun eder Hoca ile tanışması

Hoca teşekkür ederek der tevazu buyurdunuz

Siz incelik göstererek çok zahmette bulundunuz

Vedalaşıp ayrılırlar Hoca koyulur yoluna

Hava sıcak dayanamaz cübbeyi alır koluna

Şöyle biraz seyre dalar görülecek eserleri

Ne de güzel yapmışlar der seyretmek zevk bu yerleri

Böyle gezip dolaşırken bir köpek fırlar önüne

Cübbesini siper yapar köpek saldırmakta yine

Hangi taşa elini atsa sökemez yerdeki taşı

Şaşılacak şey doğrusu, hangi akıllının işi

Ne garip der Konyalılar, bakınarak sağa sola

Taşları yere bağlayıp, itleri salmışlar yola.

<