TEK ÇÖZÜM BİLİMDİR
17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen ve büyük can ve mal kaybına sebep olan deprem sonrası Genel Başkanı olduğum TRAKYA GRUBU olarak Onursal Başkanımız hocaların hocası Prof. Dr. Halil Halit DEMİR’in başkanlığında TV programı toplantılarında konuşmacı olarak ve kapalı salonlarda yaptığımız toplantılarda konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Övgün Ahmet ERCAN, Prof. Dr. Şener ÜŞÜMEZSOY, Prof. Dr. Gündüz ÖZIŞIK hocalarımızın katılımı ile ve değerlendirmeleri sonunda Prof. Dr. Halil Halit DEMİR’in kaleme aldığı teknik rapor, Bayındırlık ve İskân Bakanımız başta olmak üzere ilgili kurumlara sunulmuş depreme çözüm olarak yeni binaların Yapı Denetim Sitemi ile ve riskli binaların Kentsel Değişim Sistemi ile depreme çare bulunabileceği düşünülmüş, önce Yapı Denetim Yasası ve daha sonra Kentsel Dönüşüm Yasası çıkarılmış, bugün geldiğimiz noktada Prof. Dr. Halil Halit DEMİR’in ne kadar haklı olduğu anlaşılmıştır.
Covid-19 nedeni ile hemen her alandaki değişim sonrasında Başkanı olduğum TRAKYA GRUBU İstişare Kurulunca yine Prof. Dr. Halil Halit DEMİR’e başvurulmuş olup, hocamızın Yeni Dünya Düzeninde ne yapılması gerektiği sorulmuş ve hocamızın görüşlerini FARKLI TARAF köşemizde yazmaya çalıştık. Hocamız artık Dünya’nın eski Dünya olmadığını Covid-19 sonrasında hemen her alanda değişim rüzgârları estiğini hemen her gün yeni oluşumlar ortaya çıktığını Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği olmak üzere en köklü kurumların öneminin kalmadığını, geleneksel metotların da etkisiz kaldığını, dijital paranın alıp başını gittiğini ve Covid-19’un Dünya’ya verdiği dersin hala algılanmadığını söyleyerek çözüm önerilerini açıklamıştır : |
“Yeni Dünya Düzeninde en önemli referans her dönemde olduğu gibi akıl ve bilimdir.
Tüm Dünya insanları bilim insanlarının koyduğu kurallara uymalı, bilim insanlarının ürettiği aşılar dâhil tüm zengin, fakir, güçlü, güçsüz, genç ve yaşlı ayırımı yapmadan süratli bir şekilde aşılanmalıdır. Dünya artık yeniden eşitleniyor. Milyar dolarlar, güç ve kudret Covid-19 karşısında ikinci plana düşüyor.
Bundan sonra yaşadığımız ve yaşayacağımız tabi afetler, salgın hastalıklar ve tüm felaketlerin panzehiri yine bilim olmalıdır.
Büyük ATATÜRK’ün dediği gibi, “Kimin ne söylediği değil, bilimin ne söylediği önemlidir.”
Bilim nerede ise demokrasi, refah, hukuk, insan hakları ve özgürlükler de oradadır. Bu nedenle reform çalışmalarında bilimin dediklerine riayet edilmelidir.
Cumhuriyet Tarihi boyunca eğitimin her alanında bir hayli mesafe kat ettik ise de kat etmemiz gereken daha uzun bir yol var.
Dünya bilim katkı sıralamasında Covid-19 aşısını bulan Prof. Dr. Uğur ŞAHİN ve Dr. Özlem TÜRECİ başta olmak üzere birçok konuda katkıda bulunan bilim insanlarımız Ülkemizin itibarını arttırmış iseler de henüz istenilen noktanın çok uzağındayız.
Devlet ve Millet olarak keşke siyasi çatışmaları bir kenara bırakıp günü kurtarmanın ötesine geçip bilime önem verebilmeliyiz.
Dünya genelinde baktığımızda bilimsel üretkenlik ile kalkınmışlık arasındaki korelasyon bize önemli ipuçları veriyor.
Bilimde ne kadar ileri iseniz, katma değeri yüksek ürünler üretmekte de o kadar başarılısınız.
Üniversitelerin de Covid-19 gibi akademik özgürlük haritası var. Bilimsel üretkenlik ile renkler arasındaki korelasyon tahmin edildiği gibi renkler kırmızılaştıkça bilimsel üretkenlik azalıyor.
Bilimsel üretkenliğiniz ne kadar yükselirse ve sürdürülebilirse, refah düzeyiz de o kadar yükselir ve sürdürülebilir.
Bilim üretmek lafla değil, sabır ve kararlılıkla gerçekleşiyor. Bilim ve bilim insanları çok narindir. Elinizde tutamazsanız anında kaçarlar.
Bilim ve teknoloji üreten, kazanan oluyor. Üretmeyenler ise yoksulluk sarmalında can çekişiyor.
Hukuk devleti olmanın ve özgürlüklerin yolu da yine bilimden geçiyor.
Üniversitelerimiz ne kadar güçlü ise, demokrasimiz de o kadar güçlü olur.
Y.Ö.K. ve Yüksek Öğretim Kalite Kurulu son yıllarda bu konularda daha fazla kafa yorup, başarılı olmaya başladı.
Devletimiz başlatmış olduğu reform çalışmalarında umarız üniversitelere ve özellikle de kamuoyunun tartıştığı ekonomi, işsizlik, salgın hastalıklar v.b. konularda gereken önem verilirse bilim toplumu olma konusunda yol alırız.
Pandemi döneminde gördük ki tek çare bilimdir.
TRAKYA GRUBU Onursal Başkanı olarak anlamlı günlerde mesaj ve tebrik gönderen Sayın Bakan, Milletvekili ve Belediye Başkanları’na yaşım ve sağlık nedenlerim ile cevap veremediğim için kusura bakmayın. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağlıklı günlerde bir arada olmak dileklerimle ALLAH’a emanet olun.”
ASRIN SÖZÜ
“Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit (rehber) ilimdir; fendir. İlim ve fennin dışında mürşit (rehber) aramak gaflettir (dikkatsizliktir), cehalettir (bilgisizliktir), dalalettir (doğru yoldan ayrılmadır). Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki devrelerinin olgunlaşmasını kavramak ve yükselişini zamanla izlemek şarttır.”
Mustafa Kemal ATATÜRK
Büyük ATATÜRK söyleyeli kaç yıl oldu ve daha kaç yıl bekleyeceğiz.
* * * * *
Çanakkale destanını yazan başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK’ü ve kahraman aziz şehitlerimizi rahmet ve minnet ile anar ve 18 Mart ÇANAKKALE ZAFERİ’ni kutlarız.
Sağlıcakla kalın.