RECEP ARSLAN

RECEP ARSLAN

Telif Hakları ve Türkiye

İlim Edebiyat Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birliği İstanbul Şubesi aylık faaliyetlerini İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal İşler ve Kültür daire Başkanlığı ile birlikte yapıyor. Zaten  İstanbul’da bilumum kültür sanat faaliyeti yapanlar genellikle bu faaliyetlerini Kültür Dairesi himayesinde gerçekleştiriyor. Basın İlan Kurumu da İstanbul’da iki derneği himaye etmektedir.

İLESAM aylık toplantılarını Bakırköy çevresine has hale getirdi. Tüm faaliyetler Cem Karaca Kültür Merkezi’nde yapılınca ister istemez bu faaliyetler Bakırköy’e münhasırmış intibaı vermeye başladı.

 

Xxxx

 

İLESAM Mart ayındaki faaliyetinde Türkiye’de Telif Hakları meselesini gündeme getirdi. Zaten İLESAM’ın esas konusu da kültür faaliyetleri değil, telif haklarıdır.

Güzel, başarlı, faydalı ve verimli bir toplantıydı.

İstanbul Şube Başkanı Cafer Vayni oturumu yönetti. Doktoralı Avukat Cahit Suluk, Purofesör Doktor  Hukuk Fakültesi Dekanı Mustafa Ateş, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Adnan Çavuş ve Ankara’dan gelen Kültür Bakanlığı uzmanı Fatoş hanım telif meselesini hakkın doğuşu, hakkın korunması, bunun için yapılan kurumsallaşmayı, yapılması gerekenleri, daha ne kadar yol alınması konularında gerçekten de çok doyurucu bilgiler verdiler.

Purogram resmi açılışla başladı. Yani kılasik saygı duruşu ve İstiklal Marşı söylendi. Ancak Bakırköy Anadolu Lisesi Müzik Öğretmeni Handan hanım muhteşem bir istiklal Marşı söyletti. Öyle güzel ritim tuttu ve salondaki koroyu yönetti ki, karşımda çok değerli bir müzik insanı gördüm.

 

 

Xxxx

 

 

 

Telif Hakları konusunda ne yazık ki, hoşa gitmeyen durumlar var. Bir insanın her hangi bir parayı, serveti, malı kazanmasının üç yolu vardır. Meşru üç yolu var. Birinci yol atadan-dededen miras kalmasıdır. İkinci yol birinin hediye ettiği, bağışladığı, ikram ettiği ikramiye vardır. Üçüncü yol da hiçbir yapmacığı ve lüksü olmayan yoldur. Herkes elinin, emeğinin karşılığını kazanır. Bir mal, hizmet üreterek kazanılan paradır. Bunun dışında kazanmanın başka yolları var ama meşru değildir.

Emlakinizi kiraya verirseniz kira geliriniz olur, paranızı kiraya verirseniz faiz geliriniz olur. Kira helal kabul edilir, faiz ise haram. Bu konuda din ulemasının düşünüp bir içtihad yapması zamanı gelmiştir sanıyorum. Türkiye’de böyle de, diğer Müslüman milletlerde de böyle mi anlaşılıyor bilmek istiyor insan.

 

Xxxx

 

Telif hakkı yayıncıları,yazarları, şairleri, ressamları, heykeltıraşları, şarkıcıları, çalgıcıları, şarkı ve türkü yapımcılarını, icracılarını, beyazperde, ve sahne temsili üretenleri ilgilendiren bir alan. Ama bu tür konuşmaların yapıldığı toplantılarda hiç de bu işle ilgilenen kişilere rastlamadım desem abartmış olurum. Ama yeterli ilgi gösterilmediği tartışılmaz.

Yayınevlerinin yazarlara imzalattıkları sözleşmelerin kimi maddeleri mevcut yasalara göre bile suç teşkil ediyor. Tamamı ile yayınevinin çıkarı gözetiliyor ve yazara hiçbir hak tanınmıyor. Üç yıl, beş yıl eserin her türlü üretim ve çoğaltımı, dağıtım ve satışı yayınevine veriliyor. Yazarın kapak beğenmeme, içerik düzenlemesi beğenmeme gibi bir hakkı bile yok. Yayınevi istediği iç ve dış tasarımla kitabı yayınlayıp, yazara da para yerine bin kitap basmışsa 100 kitap vererek eserin her türlü hakkını satın almış oluyor.

 

Xxxx

Kültür Bakanlığı yılda iki kere yayınevlerinin yeni yayınları arasından seçerek kitap alıp kütüphanelere gönderiyor. Yayınevleri için büyük destek. Hiçbir yayınevi, ‘Kültür Bakanlığı 200 kitabınızı aldı, sizin eseriniz üzerinden para kazandım. Buyurun bunun kitap başına bir lirasını size veriyorum’ diyemiyor.

Kültür Bakanlığının kitap alımı sadece yayınevini değil, yazarını da teşvik ediyor olmalı.

<