Tiyniyet meselesi
Artık dolandırıcılar sınır tanımıyor…
Sınır tanımıyor ama öylesine dolandırıcılığı içselleştirmişler ki; kendilerini yakalayan polislere “Siz gerçek misiniz?” diye sormak zorunda kalıyor.
Malum bu teknoloji içimize iyiden iyiye işledi.
İyi mi, kötü mü kestirmek zor…
Yani bu iyiliği kötülüğü ayırmak o teknolojiyi kullanan kişinin tiyniyeti (yaradılış, huy) ile ilgili bir şey…
İşte size teknolojiyi kötü amaçla kullanan ve bu kötülüğü teknoloji ile içselleştiren bir kişi ile ilgili haber:
xxx
Yüz değiştirme filtreleri sunan FaceApp uygulamasıyla oluşturduğu yaşlandırılmış fotoğrafını kullanarak sosyal medya hesaplarından çeşitli ürünlere ilişkin sahte satılık ilanları veren ve bu yöntemle çok sayıda kişiyi dolandıran zanlı, başkent polisince eğlence mekanına düzenlenen operasyonla yakalandı. Yaklaşık iki yıldan beri 57 ayrı suçtan aranan şüpheli, polis rozetlerini gösteren ekiplere "Siz ciddi misiniz?" diyerek karşılık verirken hakkındaki suçlamalara ilişkin "Ne yapayım, onlar inanmasaydı, kimsenin parasını zorla almadım ki" dedi. Zanlının internetten verdiği ilanlarla dolandırdığı kişiler arasında farklı illerde görevli asker ve emniyet personelinin de bulunduğu öğrenildi.
Xxx
İşte bir olay bu kadar içselleştirilebilir.
ABD başkanı sosyal medyayı kullanarak dünyayı ateşe verebilir, Türkiye’de doları fırlatabilir, ABD –İran savaşını başlatabilir…
Veya….
Lösemi hastası bir miniğe kan aranır yüz binler kan vermeye koşar..
Aynı duyuruya eş başka bir duyuruda da ; hasta bir minik için yardım kampanyası açılır, para toplanır, baba toplar parayla ev alır…
Suçlanınca da “Ne yapayım çocuk zaten ölecekti bende diğerlerini kurtarayım diye düşündüm” der…
Yuh! Demeyin bu 1980’lerin sonlarında İzmir’de aynıyla vaki bir olaydır.. O zamanlar sosyal medya gazete sayfaları idi…
Niye anlattık bunları?
Bir tiyniyet kavramı anlatmak için…
Tedavisi var mı diye sorarsanız cevabı sizde…
Tıbben tedavi olanaksız ama siz uyanık olursanız, bu tufaya (hiç emek vermeden elde edilmiş çıkar) düşmezseniz onlar vaz geçecektir…
Amma adamlar mı çok iyi oynuyor, yoksa ahali yani bizler mi çok safız(!) işte burası belirsiz…
Yani adamlar iyi bir pazarda bol müşteri bulmuşlar…
