Tortu
Roman bir edebiyat türü. Batı’dan daha çok da Fıransa’dan aldığımız bir tür. Bizim medeniyetimizin ürettiği değil, Batı medeniyetinin ürettiği bir değer. Başka medeniyetlerden bazı değerler alınabilir mi? Evet alınabilir. Ama o değere katkıda bulunmak zor elbette. Katkıda bulunamazsanız, taklit edersiniz. Hiçbir taklit aslının tadını vermez.
Xxxx
Gençliğimde iki adet roman yazdım. Biri İstanbul yerel Hürses Gazetesi’nde birisi de ulusal Sabah Gazetesi’nde tefrika olarak yayınlandı. Mukaddesler Kayboldu adını taşıyan romanımda değerlerle yüklenmiş bir Anadolu insanının İstanbul’da, nasıl değer kaybettiğini anlattım. Kendisine yüklenen değerler ile sokaktaki değerlerin çatışmasını anlattım. Zaman içerisinde kendisinin de farkında olmadığı değerler değişimini anlattım. Bence iyi bir romandı. Daha sonra Yazılamayan adında bir roman daha yazdım. Orada da toplum eleştirisi, insan eleştirisi ağırlıklıydı ama çok beğenmedim. İkisi de kitaplaşmadı. Hem yayınevlerinin davranış biçimini hem de kitap yazmayı çok istemediğimden tefrika olarak kaldılar.
Xxxx
Değerli hikeayeci, romancı Selim İleri bir yazısında gençlerin yazdığı roman ile ihtiyarların yazdığı romanı hem kendi eserlerinden, hem başka ca ünlü yazarlardan misaller göstererek karşılaştırmasını yapıyordu. Diyordu ki orada genç insan hayatı yaşarken, yaşadıklarının zenginliği ile daha heyecan verici, hareketli, okuru kavrayan romanlar yazılabiliyor. Ama insan yaşlanınca hayatı yaşamakta yavaşlıyor, dolayısıyla yorgun yaşlarda yazılan romanlarda bilgelik çok oluyor ama, heyecan ve yaşanmışlık katkısı az oluyor. Adeta yaşlı romancı tortu yazıyor, anlamında anlatımda bulunuyordu.
Xxxx
Yayıncıma dedim ki ‘bak şimdi Türkçe konuşan her insanın meselesi olan, tezli, iddialı, medeniyet tesis etme gayreti olan Medeniyet Türkçesi’nden sonra bir çeşit biyografi, Tezkire tül Muaharririn, Süleyman Çelebi’den Günümüze 40 Yazar kitabım Medeniyet Türkçesi kadar değerli değil. Çünki 40 Yazar türü eseri herkes yazabilir. Ama Medeniyet Türkçesi’ni bir tek ben yazabilirim.’
Ondan sonra beynelmilel, milletlerarası, uluslar arası, hemen her insana hitap eden, evrensel, insani değerler üzerine düşünce üreten yeni bir çalışmamı yayınevine hediye ettim. Adı ne olacağı konusunda da üç teklifte bulundum. Mutluyum-Üzgünüm olabilir, Hüznün Özgül Ağırlığı olabilir. Ya da Bir Tutam Felsefe olabilir dedim.
Yayınevinin kuruluş yıldönümünde bu tasarıyı teslim ettim ve onlara kuruluş yıldönümü hediyem olduğunu ifade ettim.
Xxxx
Bir zamanlar gönlümde çok önemli yeri olan dostuma, ‘Yepyeni bir çalışma gelecek sana, Ahmet Hamdi Tanpınar-Peyami Safa kıvamında bir roman geliyor’ dedim. ‘Başladın mı? Diye sordu heyecanla. ‘Hayır başlamadım ama kafamda pişti, yazmak bundan sonra mesele değil. Birinci kişi sensin’ dedim ona.
xxxx
Sonra Selim İleri’nin yazdıkları geldi aklıma, acaba ben tortu mu yazacaktım. Selim İleri’nin yaşı da bana mümasil. Ama ben hayatı her haliyle yaşayan biriyim. Üstün İnanç bana ‘nasılsın?’ dediğinde ‘aşığım’ diye cevap vermiştim. Aşkın genç yaşlara ait bir tecelli olmadığını, hayatın her halinin hayat devam ettiğince geçerli olduğunu ifade etmek için öyle cevap vermiştim.
Gerçekten de yaşlı bir insanın yemesi-içmesi-uyuması-yürümesi ne kadar insani ve yaşa bağlı değilse, sevmek ve sevilmek de, tutku ve aşk da yaşa bağlı olmamalı. Her yaşta insan yellenir, her yaşta aşık da olabilir. Hem hayata belki de insanı bağlayan en güçlü bağ aşktır.
Xxxx
Sevgi süttür. Her memeli için en tabi beslenme kaynağıdır. Tutku beraber, bir arada olmak arzusudur. Onun yanında her şeyi unutmaktır. Sadece ona bakmak, onu duymaktır. Süt gibi tutku da faydalı olabilir. Kimi zaman da bağlayıcı ve meşguül edici olduğunca zararlıdır. Ama aşk beklentidir, taleptir, karşılıktır. İçinde şeytani duygular, şehevi duygular vardır. Aşık maşuku ile tekbeden olmak ister. Tutku böyle değil. O yanında olsun yeter. Şeytanilik ve şehevilik henüz baş göstermemiştir.
Şöyle söylemeyi seviyorum. Sevgi süttür. Sütün kaynamasına kadar geçen süre tutkudur, kaynayıp taşıp, etrafa zarar verdiğinde aşktır. Aşk zarar verir. İki tarafa da zarar verir.