İLTER AVCI

İLTER AVCI

TÜRK İSLAMI GERÇEK YAŞAMALI

Değerli  kardeşlerim ; İslamiyet  Allah'ın insanlığa gönderdiği son  dindir. Bu dinimiz ile ; Dünyamızda  bulunan  doğa ,  tabiat ,  canlılar da bizim yaşam kaynağımız  ve görselliğimize hitap eden varlıklardır.

Bu dinimizi hurafeler ile basitleştirmek isteyen  cahil , yobaz ; sözde hoca , tarikat, cemaat ve  rantçı guruplar var maalesef.

Radikal guruplardan " Davamız Allah davası " diye bir sloganı  kitlelere işliyorlar.

Yahu Yüce Allah davasını kullarına  bırakır mı , kendisi  hükmeder ve cezasını verir. O yaradandır. Sen kim oluyorsun.

Allah , insanlara öyle bir donanımlı makine vermiş ki , bunun yazılımını sen yapacaksın diye de akıl vermiş. Daha ne vermesini beklersin.

Allah benim verdiğim can' ı  anca ben alırım, sen kendi canını bile alma yetkin yok.

Ondan sonra Allah Allah de can al. Bu mu Müslümanlık.. Olmaz kardeşim olmaz..

Çok acil İlahiyat 'dan seçme kardeşlerimizi Matematik , fen , biyoloji , hukuk , tıp da dahil , devlet burslu eğitmeli ve İslamiyet’i gerçek anlatmalıdır insanlara. Yoksa bu güzel modern dinimizi güzel yaşama şansımızı yakalamakta geç kalacağız.

Sözde bir hoca   çıkmış fetva veriyor, sanki hukuk okumuş ayrıca savcı ve hakim görevi de varmışçasına insanlara hüküm veriyor. Senin görevin müminlere ,  Allahı'mızın ayetlerini ve peygamber efendimizin  hadislerinden okumak ve güzel  örnekler vermektir . Diyanet buna derhal engel olmalı veya görevinden el çektirmelidir.

Birde bunu video olarak yayınlatıyor. Sevenler gurubu da kurmuş , oh sanki ilim ,bilim sahibi büyük marifetli gibi. Aynı "Vurun kahpeye " filmindeki hoca'yı anımsatıyor maalesef.

Okuduğum bir kitaptan alıntı yapacağım.

Abbasiler'in iktidara gelmesinden sonra , İslâm dünyasında  artık eşitlik ve adalet devri açılmış bu vesile ile Türkler'in de yüzü gülmüş. Abbasi Devletinde Türk tesiri , gittikçe önem kazanmaya başlamış. Emevi halifeleri , çocuklarını   iyi idarecilik öğrenmeleri için , valilikle Türk illerine gönderirler. Onlarda Türk yurdunda  Türk prensesleriyle evlenirlermiş. Halife Hârûn er- Reşid'in üç oğlu Emin ,  Me'mün ve Mu'tasım'ın anneleri Türk'tü.

Burada  ırkı'mızın asimilasyona evrildiğinin bir göstergesi olduğunu görmekteyim. Hele ki Selçuklu  Sultanının izni ile halifelik uğruna bunca Arap  Din aliminin Ülkemizde tekke ve zaviyelerin açılması da ayrı bir zedelemenin  nedeni olduğu da belli oluyor. Bunun acısını halâ çekmekteyiz.

Türk'üm ,  Türk medeniyeti ve istikbali için çalışacağım diyenlerin sayıları belli. Bu da  şimdilik sakin bir çığ gibi durduğunu söylemek zorundayım.

Atatürk ve onun gibi kudretli bir idareci de yok ki bu çığın kopmasını engelleyip , erimesini  için güneşi beklesin.

Bir an evvel önlemler alınmalı , Atatürk'ün çağdaş ve  teknoloji  yolunda ilerlenmelidir.

Kardeşlerim Bizler Göktürk milletiyiz , bizim tek emelimiz Türk'lüğümüzü yaşatmak olmalı. Türklük gayemiz , Din seçimimiz olmalı..

Buradan  Ülkemize ve Türk milletine gurur yaşatan  Bayraktar Gurubu ve Selçuk Bayraktar kardeşimize şükran ve minnetlerimizi sunmak istiyorum. Bu kardeşimiz  Türk milletine  gurur yaşattı , bizde onunla gurur duyuyoruz.

Saygı ve Sevgilerimle.

Kalın sağlıkla.

<