Yunanistan Parlamentosu’ndaki son Drama milletvekillerinden Kobakizade (Kobakoğlu) İsmail Hakkı Bey'in kızı, Kavala'nın fahri hemşehrisi avukat Nilüfer Üstel vefat etti.
Kobakizade’nin altı çocuğundan en küçüğü olan Üstel, babası Yunan Divan-ı Harb’i tarafından hapsedildiği günlerde Kavala’da doğmuş.
Henüz annesinin sinesinde bebekken 30 Ocak 1923 tarihinde Yunanistan’la Türkiye arasında imzalanan mübadele sözleşmesinin vurgununu yiyen Üstel ve  ailesi, 1924 yılında Sakarya gemisiyle üç gün üç gece süren zorlu yolculuk sonunda Samsun’a ayak basmış.
Nilüfer Üstel kendi rızaları dışında yerlerinden yurtlarından edilen yüz binlerden sadece biriydi.
1914-1924 yılları arasında önce beş, sonra altı arkadaşıyla Drama milletvekili seçilen babası İsmail Hakkı Bey’in Yunanistan Parlamentosu’nda geçen yıllarını ve mübadele günlerini dinleyerek büyüyen Üstel’in mesleğini seçmesinde ondan dinlediklerinin etkisi olmuş.
Nilüfer Hanım doğduğu topraklara, Kavala’ya defalarca gitmiş.
Yunanistan topraklarına her ayak basışında çok heyecanlandığını söyleyen rahmetli Üstel, bir buluşmamızda o heyecanını şöyle anlatmıştı:
“Doğduğum yere her gidişimde mütehassis oluyorum. Orası atalarınızın ve hayatınızın başladığı yer. Türkiye’yi çok, ama çok seviyorum. Türklüğümle övünüyorum. Ama Yunanistan’a gittiğim zaman çok değişik hisler yaşıyorum. Tarifi imkânsız hisler bunlar. Yunanlıların hepsine sempati duyuyorum. Hepsi kardeşim gibi geliyor bana. Kavala’ya kardeşlerime gitmiş gibi oluyorum. Kavala’ya bir gidişimde tütün müzesini gezdik. Müzede babam adına bir köşe ayrılmış. O köşeye babamın biri yalnız çekilmiş iki fotoğrafını koymuşlar. İsmail Hakkı Bey’in Ford marka üstü açılan tenteli bir otomobili vardı. Babamın Yalazı adını taktığı o otomobili kendisinin kullandığını hiç hatırlamıyorum. Hep şoförü kullanırdı. Yalazı’nın da fotoğrafı vardı müzede. Gerek Kavala’da gerek Drama’da hep dostane davranışlar gördük. Kızım da, oğlum da defalarca gitti Kavala’ya. Onlar da her zaman hüsnükabul gördüler Yunanistan’da. Yunanistan’da her zaman bize kucak açıldı. Onlar da kardeşlerini bulmuş gibi yakınlık gösterdiler bize. Bizi evlerini açtılar, ağırladılar. Ben gittim gördüm ata topraklarını ama büyüklerimiz Kavala’daki hayatlarının özlemini çekerek öldüler.”
Kavala Belediyesi’yle iyi ilişkilerini sürdüren Nilüfer Üstel’e, belediye tarafından 30 Ekim 2010 tarihinde “fahri hemşehrilik” beratı verildi. 
Berat verme törenine ben de davetliydim.
Belediye Kütüphanesi salonunda düzenlenen törende Üstel, beratını dönemin Kavala Belediye Başkanı Konstantinos Simitsis’ten almıştı.
Simitsis törende “Bugün bir tarihi geçmişi canlandırıyoruz. Bu etkinlik Kavala’nın bölgedeki  rolünün önemini  bir kez daha ortaya koymaktadır. Geçmişte belki acılar yaşanmış olabilir. Ancak bugüne baktığımızda Kavala’nın çok kültürlülük anlayışı halen devam etmektedir. Κavala’ya yabancı olmayan dostlarımızı, hemşehrilerimizi ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” diye konuşmuştu.
Üstel de  duygularını şöyle dile getirmişti:
 “Babacığımın anısına bu büyük ödülün tarafıma verilmesinden sonsuz mutluluk ve şeref duyuyorum. Fahri hemşehrilik belgesini yaşadığım sürece onurla taşıyacağım.”dedi. 
93 yaşında ölen Üstel'in cenazesi 21 Ocak 2016 Perşembe günü öğle vakti Erenköy Galippaşa Camii'nden kaldırılacak.
Allah rahmet eylesin. 
Nilüfer Hanım'ın kızı Leyla Üstel Çağatay, oğlu Hüseyin Tunç Alp Üstel'le torunları Leyla,Nur Elayat ve Tunç Üstel'e başsağlığı diliyorum.