İSKENDER ÖZSOY

İSKENDER ÖZSOY

ÜSTÜ KALSIN

ÜSTÜ KALSIN / Mübadillerden 'Öteki'leştirmeye Tepki

Mübadillerden “Öteki”leştirmeye Tepki

 

Lozan Mübadilleri Vakfı (LMV) ve vakıfla aynı amaçları benimseyen 25 dernek kamuoyuna yaptıkları ortak açıklamada mübadil ve muhacirlere  yönelik söz ve davranışlara tepki göstererek “öteki”leştirmeyi kınadı.

Yunanistan’la 30 Ocak 1923 tarihinde Lozan’da imzalanan mübadele sözleşmesinin 91. yılı dolayısıyla denizi kıyısı olan yerleşim birimlerinde 1 ve 2 Şubat 2014 tarihlerinde anma etkinlikleri düzenlendi.

 

Etkinliklerin en görkemlisi o yıllarda Marmara ve Trakya Bölgesi’ne yerleştirilen mübadillerin mutlaka uğradığı Tuzla Tahaffuzhanesi’nde (İTÜ Denizcilik Fakültesi Kampusu) yapıldı.

LMV’yle eşgüdüm halinde çalışan derneklerinin başkan, yönetici ve temsilci düzeyinde katılımıyla düzenlenen törende önce LMV Genel Sekreteri Sefer Güvenç mübadillerin taleplerini içerin bildiriyi okudu; daha sonra tahaffuzhane iskelesinden savaşlarda ve göç yollarında yaşamını yitirenler anısına denize çiçek bırakıldı.

 

Ortak bildiride özetle şu görüşlere yer verildi:

“Bundan 91 yıl önce, 30 Ocak 1923 tarihinde,  Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Yunan Hükümeti arasında, Türkiye’de yerleşik Rum-Ortodokslar ile Yunanistan’da yerleşik Türk-Müslümanların zorunlu göçünü öngören Mübadele Sözleşmesi imzalandı.

 

Mübadeleye tabi tutulanlar; yüzlerce yıldır ekip-biçtikleri topraklarını, ekmek parası kazandıkları işyerlerini, evlerini, ibadet ettikleri kutsal mekânlarını, sevdiklerinin mezarlarını geride bıraktılar. Çoğu yolcu taşımaya elverişsiz olan gemilerle olmak üzere iki ülke arasında günler, haftalar süren yolcuklar yaptılar.  Bu uzun ve zahmetli yolculuk sırasında kaybettiklerinin ölülerini denize verdiler. Mübadillerin doğdukları toprakları ziyaret etmelerine uzun yıllar izin verilmedi. 

 

VİZE SORUNU

 

Birinci kuşak mübadillerin hemen hemen tamamı memleket hasreti ile bu dünyadan sessizce göçüp gittiler. Son yıllarda giderek artan sayıda mübadil çocuğu ve torunu, bir vasiyeti yerine getirircesine  aile büyüklerinin  yaşadıkları “memleket”lerini ziyaret etmek istiyor. Onların doğdukları kentleri, köyleri, mahalleleri, ibadet ettikleri kutsal mekânları görmek istiyor. Kendi özel tarihlerine ve kültürlerine ait izleri sürmek istiyor.

 

Ancak vize uygulanması, vize alırken çekilen sıkıntılar düş kırıklığı yaratıyor. Yunanistan hükümetinden ve AB yöneticilerinden iki halk arasına örülen vize duvarını kaldırmalarını talep ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan bizler de Yunanistan vatandaşı olan Rum Ortodoks mübadiller gibi aile büyüklerimizin doğdukları toprakları vizesiz ziyaret etmek istiyoruz.”

 

NEFRET SUÇU

 

Ortak bildiride son günlerde TBMM çatısı altındaki konuşmalarda kullanılan dil de eleştirilerek şu görüşlere yer verildi:

“Mübadelenin üzerinden 91 yıl geçmiş olmasına karşın mübadil ve muhacirlere  yönelik "Derenin öte yanından gelenler.","Sonradan bu ülkeyi kendisine vatan edenler. Siz bu ülkenin sahipleri değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz." gibi  bir dil kullanılması  “öteki”leştirmenin, dışlamanın ırkçı ve şoven kafalarda hâla devam ettiğini göstermektedir. Üstelik bu sözler TBMM çatısı altında söylenebilmektedir. Nefret suçları kapsamına girdiğini düşündüğümüz bu söz ve davranışları şiddetle kınıyoruz.”

 

Tuzla’daki etkinlerle kapsamında ayrıca tahaffuzhaneyle Tuzla Kent ve Mübadele Evi gezildi, sanat tarihçisi Dr. Neval Konuk Tuzla Sosyal Dayanışma Derneği’nde mübadele konulu sohbet toplantısına katıldı.

 

<