Üstün zekalılar
İnsan bir anne ve babanın vücudundan alınan yumurta ve dölün birleşmiyle milimetrenin binde biri kadar bir maddi varlık olarak ana rahmine, sıvı içine yerleşir. İçinde canlılık bilimine göre anadan 23 ve babadan 23 olmak üzere 46 parçacıktan (kıromozom) cenin oluşuyor. Esasına bakarsanız kader hangi vücudun hangi iki vücuddan dünyaya geleceğini belirlemiştir. Asla bir çocuk o anne babadan başkasından dünyaya gelemez. Hatta o iki bedenden dünya gelmesi mukadder olan o çocuk şartlar ne olursa olsun gelecektir. O çocuğun dünyaya gelmesi için o iki bedeni şartlar bir araya getirir. Kader hükmünü icra eder.
Xxxx
Yumurta ve dölde bir farklılık var. Erkeğin dölünde iki cins parçacık var. Birine x ve ona benzemeyene de y parçacığı denilmiş. Kadının yumurtasında ise bir çeşit parçacık var ve ona x denilmiş. Canlı bilimine göre kadının x parçacığı ile erkeğin x parçacığı birleştiğinde kız, ananın x parçacığı ile erkeğin y parçacığı bir araya geldiğinde erkek çocuk dünyaya geliyor.
İşte tam da bu parçacıkların bir araya gelmesinden sonra annenin yediği içtiği helalse, meşru ise, sağlıklı ise ve temiz ise çocuk çok mükemmel şartlarla besleniyor ve 17-18 yaşına geldiğinde onun kişiliği gelişmesini tamamlamış, ruh ve beden gelişimi kadar, beyin, akıl, zekea gelişimi de tamamlanmış oluyor.
Xxxx
İnsan anne-baba ikilisinin vücudundan oluştuktan, oluşturulduktan sonra hemen her şeyden etkileniyor. Konuşmanın tonundan, sesin tınısından, beslenmeden, havadan, sudan, iklimden, sonra aile ortamından, sokaktan, okuldan, iş yerinden kiminle karşılaşılırsa onların her birinden etkileniyor çocuk. Öğrendiklerinin hepsini görüp tanıdığı, bir arada olduğu insanlardan öğreniyor. Beslenmeyi, giyinmeyi, temizlenmeyi, ağlayıp-gülmeyi, somurtmayı, şaka yapmayı, azarlamayı, yürümeyi, koşmayı, okuyup-yazmayı her şeyi içinde bulunduğu çevrede karşılaştığı kişileri taklit ederek öğreniyor. O yüzden çocukta, gençte görünen kötü huyların tamamı çevresindekilerden alınmıştır.
Xxxx
Zekea anne-babadan alınan kıromozomlardan gelir. Ama zekea gelişimi içinde bulunulan çevre ve çevrede muhatap olunan kişilerden etkilenir.
İnsanlara benzerlikler içinde benzemezlikler verilmiştir. Genel olarak her insan aynı şekil ve organlardan oluşur. Ama yetenekler, istidalar, arzular, istekler,maddi veya manevi yapabilirlikler eşit değildir. Daha doğrusu şöyle söylemekte yarar var. İnsanların her birine aynı tohumlar verilir. Ama her birinde bazı tohumlar neşvü nema bulurken milyonlarcası basık kalır ve belki de hiç ortaya çıkmaz. Tıplı tarlaya saçılan milyonlarca tohum gibi. Hepsi yeşermez. Aslında çok azı yeşerir ve çoğu toprakta yok olup gider.
Xxxx
İnsanların birbirinden farklı olan zekea durumları da sınıflanmış. Bir birim tespit edilerek ölçümlenmiş. 0-20’den başlayan ve 20’şerlik katmanlarla ayrılmış. 20-40, 40-70, 70-90, 90-120 ve 120-140 aralıklarında zekea tasnif edilmiş.
120-140 arası üstün zekea sayılıyor ve çok sayıda bulunamıyor. Ama 0-90 arası çok sayıda toplumda bulunuyor. Genel çoğunluğu ise 90-120 arasındakiler oluşturuyor.
Xxxx
Alt dereceli insanlar aileleri için, arkadaş çevresi için, akrabaları için sıkıntı sebebi oluyorlar. Çünki onların temizliği, beslenmesi, oturup-kalkması, yürümesi sorunludur, yardım gerekir. Bu yardımı yüklenecek kişiye Allah sabırlar versin.
Toplumu yönetenler bu tür vatandaşlar için en azından o kişilere bakmakla mükellef olan kişilere maddi destek vererek yardımcı oluyorlar. Bunlar için çeşitli kurumlar tesis edilmiş, bakımevleri, özel terbiye merkezleri ve yetişmiş uzman kişiler var. Alt düzey zekea sahipleri için toplumun hep anlayışı, merhameti, şefkati vardır. Devletin de kurumları ve mütehassısları var.
Xxxx
Üstün zekealı insanları tespit eden bir kurum yok. Onu yaptıklarından tespit ediyor milletler. Ama yapıp-ettikleri ortaya çıktıktan sonra. Yani aslında iş işten geçtikten sonra birinin deha olduğunu, daahi olduğunu, üstün zekealı olduğunu anlar çevresi ve geniş alem.
Devlet hep üstün zekealıları ihmal eder. Onu bir dairede mevzuatla çalıştırır. O mevzuat belli bir sınır çizer o insanlara. O sınır ise genellikle orta zekealılar için yeterlidir. Üstün zekea böylece bastırılır.
