Uygarlık, düşünceden siyasetten, ekonomiden oluşan birlikteliktir
Avrupalı olmak, sadece Avrupa'ya ait değildir. Avrupa düşüncesi bir uygarlık düşüncesidir.
Avrupa'yı bir kıta olarak değerlendirmek yanlıştır. Zira o değer ölçüsü coğrafyacılara ait bir kıstastır. Bir ölçüdür. Bize göre, Avrupa konseptleriyle düşünülen ve Avrupalı gibi yaşanılan her yer Avrupa'dır.
Dolayısıyla Avrupa yalnız coğrafya, yalnız tarih, yalnız sosyoloji, yalnız etnisite değil, aynı zamanda bir hissetme, bir yaşayış felsefesidir ve temsil ettiği Kıymetler ortaya çıktığında içine okyanusları da alan bir Avrupa haritası çıkar.
Kaldı ki, bugün Avrupa coğrafyasında yer alan çoğu ülkeden daha büyük bir coğrafya parçası benim ülkeden Avrupa kanadı üzerinde bulunmaktadır.
Avrupa mantığı Avrupa'nın milliyet planını görmezden gelemez. Zira Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkmış ve daha çıkacağa benzeyen ve bütün varlıklarını büyük devletlerin iki dudağına borçlu miniminnacık bir devleti uygar ve çağdaş Avrupa'nın üyesi kabul edip, tarihinde esaret bulunmayan ve devlet kurarak yaşamış Türkleri Avrupa'nın dışında değerlendirmek şık değildir, Eksiktir.
Bu tespitlerden sonra ortaya koymak istediğimiz Avrasya felsefesini oluşturmakta olduğumuz Avrasya Ekonomi Zirveleri'ne bakarak; hiç kimsenin bizim Avrupa'daki tarih ve
coğrafya haklarımızdan şüphe etmesine fırsat veremeyiz.
Avrasya yalnız coğrafyacılara göre kıtadır. Oysa temsil ettiği kıymetlerin ulaştığı sınırları çizilirse, içine Amerika'yı, Afrika'yı da alan bir harita ortaya çıkar. Avrasya adını biz, bir
kıymetler sistemi telakki ediyoruz.
İnanıyoruz ki, Avrasya hem siyasi, hem fiziki, hem de ekonomik birliğine kavuştuğu gün yeni bir yaşamın kapısını aralayacaktır.
Öte yandan, Avrasya'yı dinlere, lisanlara, kara parçalarına, milletlere göre değerlendirmemiz yanlış olur.
Avrasya'da bir İslam uygarlığı, Lir Greko-Latin uygarlığı vardır. Yine Avrasya'da Türk kültürünün, Akdeniz kültürünün, Hıristiyanlığın, Almanlığın, Rusluğun, Çinliliğin de payı ve
hakkı vardır.
Bir başka deyişle; uygarlık, köprülerden, barajlardan, fabrikalardan ve evlerden ibaret değildir. Uygarlık, düşünceden, siyasetten, ekonomiden oluşan bir birlikteliktir. İşte Avrasya
bu sistemlerin doktrinidir. Stratejisidir.
Daha geniş bir deyimle, Avrasya kültürü ortak bir geçmişin ürünüdür. Bir milletin tarih, sanat, dil ve düşünce alanlarında sahip olduğu milli mirasın yarınlara intikali, ekonomi
konularındaki isabetli kararlarına bağlıdır. Bu kararları alan, kültürü yaşatan ekonomiyi çağdaşlığa taşıyan ise insan unsurudur. Çağdaş Avrasya felsefesinin varlık nedeni insandır.
Ekonomi politikaları, insanların sahip oldukları kültür değerleriyle bütünleşmezse başarı şansı yoktur.