KENAN SÖNMEZLER

KENAN SÖNMEZLER

UYUYANLARI UYANDIRMAK

Bütün milletler böyle midir bilemiyorum… Biz Türkler kendimizi politikadan ne

denli çekmeye uğraşsak da başaramayız…

Yok yok politika yapmayacağım sözüm söz…

Demem o ki, biz istesek de istemesek de kişiler olarak boğazımıza kadar

politikaya batmaya mahkumuz.

Farkına varmasak bile… Kurtuluşumuz yok bu işten.

Ülkemiz sorunları yetmiyormuş gibi başımıza bir de globalleşme belası çıktı.

Büyük devletlerin korumasındaki  çöl kralları kaşındıkça yabancı şirketler de petrole

zam yapıyor. Zamlanmanın nereden kaynaklandığını anlayamıyoruz bile.

Sorunlarımız ucuz politikacıların pembe boyaları ile renklenecek kadar basit

değil. Çözülmesi gereken çok önemli meselelerimiz bulunuyor.

Umutlu ve güvenli bir platforma çıkabilmemizin tek yolu var.

O yol günümüz değerlerini geleceğe gençlerle taşımaktır.

Gençler ve gençlikten bu denli söz etmem yaşlılığımın refleksinden midir nedir

bilemiyorum ama ben onlara hep güvendim. Hiç mahcup olmadım…

Bu haftayı da tebessümle noktalayalım…

Üstat bilinen kişiler bazen hatır için bile olsa acemilerin yapıtlarını inceleyip

görüş bildirmek zorunda kalırlar. Bertolt Brecht de bu nedenle eserini okuduğu bir

dram yazarına diyor ki:

“Oyun fena sayılmaz. Ancak sizin yerinizde olsam, mutlaka bir değişiklik

yapardım. Baş kadın aktris beşinci perdenin sonunda zehir içerek değil tabanca ile

kendisini öldürmelidir.”

Genç adam saygıyla soruyor:

“Elbet değiştiririm saygıdeğer üstadım. Ancak izninizle nedenini sorabilir

miyim?”

Brecht: “Nedeni çok açık. Uyuyan seyirciler başka türlü uyanmaz ki.”

Haftaya buluşmak üzere, sağlıkla kalın efendim…

<