Yaz yaz bitmiyor
Yaz yaz bitmiyor
Atatürk’ün Tuzla’daki izleri ne kadar unutulsa/unutturulsa da zaman zaman kendini hatırlatıyor.
Bir dostumun isteğini yerine getirmek için yıllar önce Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin günlük yayını Bizim Gazete’yle Yenigün’de yazdığım bazı haberleri ararken Atatürk ve Tuzla hakkındaki yazılarıma rasladım.
O halde tekrarlamakta ve bazı “mahfel”lere hatırlatmakta yarar var.
Ne demiş eskiler:
"Et-tekrarü ahsen, velev kane yüz seksen. (Tekrar etmek en güzeldir, 180 kere de olsa.)
Gazi Paşa’nın 5 Haziran 1928 ve 6 Ağustos 1929’daki Tuzla ziyaretleri artık belediye tarafında anılmalı.
Ben ve ADD Tuzla si üzerimize düşen görevi yerine getirdik.
Atatürk’ün bu iki ziyareti dışında 29/30 Ağustos 1934’de İçmeler’de konaklaması da var.
Onun kaldığı oda düzenlenip hâlâ halka açılmadı.
Bu konuda öncelikle ve özellikle Tuzla Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney’yle Belediye Başkanı Bingöl’e görev düştüğü kanaatindeyim.
Bir de otelin arşivinde Atatürk’ü ait bilgi, belge fotoğraf var mı, merak ediyorum. Bu konuda da mutlaka sorgulama, çalışma yapılmalı.
Mustafa Kemal’in bu gelişleri kayıt altında.
Ancak bu gelişler daha fazla olabilir. Röportajlarımda onu İçmeler’de, Bayramoğlu Koyu’nda gördüklerini söyleyenler var. Ama bu tanıklar Atatürk’ün köy içine indiğinden hiç söz etmiyor. Bu bir şehir efsanesi olabilir.
Bu konuda TUZLA TV yayınlarında kendilerine “araştırmacı yazar, tarihçi” denilen kişilere görev düşüyor.
Araştırsalarda doğrusunu öğrensek.
BU BİNALAR NE OLACAK?
Mustafa Kemal Atatürk’ün Tuzla ziyaretlerinde ayak bastığı istasyon binaları ufak tefek değişiklerle ayakta.
Galiba konut olarak kullanılıyor şimdi.
Öneriyorum.
Bu binalar anı evi olmalı.
Çağrım “Ankara”ya ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na olduğu kadar TCDD’ye, Tuzla Kaymakamlığı ve belediye başkanlığına, askeri makamlara, üniversite yöneticilerine ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ve elbette Tuzla Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl’e.
Yineliyorum.
Tuzla, tarihine sahip çıkmalı ve bu binalar mutlaka anı evi yapılmalı.
Bunun dışında Tuzla’da başka bir yerde müze kurma veya anı evi açma söz konusu olmamalı.
Artık mübadelenin başkenti Tuzla’ya yakışan bir müze var.
Çok gecikmeyle de olsa açılan Kent ve Mübadele Müzesi’nin yapımında emeği geçenlere teşekkür ederim.
NEFES, UMUT OLACAK MI?
NEFES gazetesi mesleğe, meslektaşlara umut olacak mı, bekleyip göreceğiz. Gazete maalesef yazar gazetesi olmuş. İlk gün için şöyle dört başı mamur özel haberle çıkmak varken... İçerik hayal kırıklığı. Tarz, kendinden evvelki Tan, Meydan, Gözcü ekolünü anımsatıyor. Üstelik adı da sorunlu. Dikkat ederseniz Atatürk fotoğrafının üstünde ""Türkiye'de bir..." yazıyor. Gazetenin yasal adı Türkiye'de Bir Nefes. Gebze'de aynı adda bir gazete yayımlanıyormuş. O nedenle sadece Nefes adıyla imtiyaz alamamışlar olabilirler.
Gazetenin başlığındaki Atatürk fotoğrafı ters. O ikonik fotoğrafın orijinalinde Atatürk sağa bakıyor.
Bir de Sözcü’nin GYY’si Metin Yılmaz Nefes’te medya grup başkanı olmuş. Nefes’in GYY’leri Sözcü’den gelen iki meslektaş: Serdal Saraç ve Neşet Şenizel.
Nefes’in yolu açık, okur çok olsun.