YENİ BİR BAŞLANGIÇ
Bir Ramazan’ı daha geride bıraktık ki bu bayram Koronavirüs önlemlerinin sona ermesiyle sevdiklerimize, akrabalarımıza kavuşacağız. Bayram sevincini birlikte yaşayacağız.
Ramazan’ı sağlıkla geçirip bayrama eriştiğimiz gerçeğini unutmayalım.
Bu bayramı, bundan sonraki hayatımız için yeni bir başlangıç olarak görelim.
Bu Koronavirüs, hayatımızın her an biteceği konusunda hepimize ders oldu. Şimdi yeniden düşünme fırsatı bu bayram sabahında affedenlerden olup, Rabbimizin affına mazhar olma vakti.
Bu vakit Rabbimize yönelme vaktidir. Kendimiz, ailemiz, yakınlarımız ve tüm Müslüman kardeşlerimiz için af ve mağfiret, bereket, birlik, zulümden kurtuluş isteme vaktidir. Dindarlık sadece namaz kılmamızla, zekât verip, hacca gitmemizle gerçekleşmez, güzel ahlaklı olmak gerekmektedir. Gönüllerimizi tevazu ile yüceltmeye, kibirlerimizi küçültmeye gayret edelim. Kimseye kin tutmayalım, cimrilik hastalığına yakalanmayalım. Ayrıca sevgi ve şefkatte cömert olalım. Parasına, mevkisine bakıp insanlara farklı davranmayalım. Kıskançlığın ve hasedin her türlüsünden kaçınalım, kimseyi küçük görmeyelim. Etrafımıza gösteriş yaparak kendimizi aldatmayalım.
Dünü unutun, bu günü yaşayalım, geleceğe umutla bakalım. Ruhumuzu, çocuklara, yaşlılara muhtaçlara gösterdiğimiz şefkat ve sevgi ile besleyelim, yardımlaşalım. Sahip olduklarımız ile mutluluk duymayı bilelim. Yaşadığımız her günü Ramazan ve Bayram günü gibi görelim.
Kısacası Ramazan’da bırakmayalım. Yeni bir başlangıç için atmamız gereken ilk adım, dargınlıkları sona erdirmek olmalı. Bu Korona virüsten hepimiz ders çıkarmalıyız. Peygamberimizin buyurduğu gibi birbirimiz ile ilgimizi kesmemeli, sırt dönmemeliyiz, kin tutmamalı, haset etmemeliyiz. Kardeş olmalıyız.
Ramazan ve Bayramda edindiğimiz davranış güzelliklerini ve eriştiğimiz güzel alışkanlıkları diğer günlerde de devam ettirmeliyiz. Bu mübarek günlerden aldığımız feyiz ile yeni bir sayfa açıp güzel günlerin özlemi ile geleceğe emin adımlarla ilerlemeliyiz. Helalinden kazanıp, akrabaları, muhtaç olanları gözetmeli, yetimleri korumalı, onlara gereken yardım ve sevgiyi göstermeliyiz.
Koronavirüs nedeni ile hepimiz bu defa Ramazan ve Bayramı iple çektik. “Ah, nerede o eski Ramazanlar ve Bayramlar!” demedik.
En büyük zenginlik, para ve güç değil, insan biriktirmeliyiz. Bayramlar, bu zenginliğimizi test ettiğimiz en önemli günlerdir.
Çalan her kapı, çalan her telefon, ya da gelen her mesaj, bu zenginliğimizin en önemli göstergesidir.
Önceki Ramazan ve Bayram günleri çok zordu. Dünü dünde bırakalım, bu günü yaşayalım.
Enteresan bir aydır Mayıs ayı. 1 Mayıs, 2 Mayıs, 14 Mayıs, 19 Mayıs, 27 Mayıs, 29 Mayıs, acı ve tatlı anılarla doludur.
1 Mayıs 1977 kutlamalarında 36 can kaybı, 126 yaralı hala içimizi yakıyor.
2 Mayıs Koronasız Ramazan Bayramında sevdiklerimizle kucaklaştık.
14 Mayıs 1950 ilk genel seçim, gizli oy, açık sayım.
19 Mayıs 1919 muhteşem bir zaferin müjdecisi, Türk Milletine bağımsızlık yolunun açıldığı gün.
25 Mayıs 1960 yüz karası bir gün, hukuk ve demokrasi cinayeti.
29 Mayıs 1453 yeni bir çağ, İstanbul’un fethi.
Çok şükür bu Mayıs’ta koronalı yaşamdan kurtulduk.
Daha nice dostluklara ve daha nice zenginliklere diyoruz.
Sağlıklı ve bir o kadar keyifli bayramlar.
Sağlıcakla kalın.