YİNE BİR PUAN
Beraberliğin yüksek olasıkda olduğu bir karşılaşmaydı maç öncesinde. Nitekimde öyle oldu. Ancak her iki takımda galibiyet istiyordu ligde bulundukları yer itibariyle. Kasımpaşa, Başakşehir’e yaklaşmak ve Beşiktaş-Galatasaray ikilisinden uzaklaşmak amacındaydı puantaj olarak. Fenerbahçe’yse aşağıda kalmaktan bıkmıştı. Yenip yükselişe geçme derdindeydi.
Koeman’ın sahaya çıkardığı kadro eldeki imkanlar itibariyle doğru bir 11’di. Ancak Slimani’nin yerine Frey olsaydı, daha doğru olurdu. Forma Frey’in hakkıydı çünkü. 50. dakikada gecenin iki yıldızından biri olan Ekici’nin sol taraftan kestiği ortaya ne oldu biliyor musunuz? Her zaman olan oldu haliyle. Slimani kaleyle burun burunaydı ve topu yine çerçevenin dışına itmişti. Slimani’nin ahı da vahı da gitmişti artık. Haftalardır oynadığı görünmez adam rolünü yine başarıyla icra etmişti Kadıköy’de.
Kasımpaşa oyuna daha hızlı başlayan ama yavaşlayan taraftı. Sonrasında devam edemediler. Fenerbahçe önceki haftalara oranla çok daha iyiydi. Mücadele etti, koştu, çalıştı, didindi ama yetmedi. Bitirici vuruşlar yapılamadı. Bunun da temel sebebi kadro kalitesinin belli dakikalardan sonra artılı rakamlarda seyir edememesiydi. Diagne’ye ne Roman ne de Martin çare olabildi.
KALİTE NOKSANLIĞI
Erwin Koeman Kasımpaşa’nın özel oyuncularına karşı sahaya tek forvetle çıkarken takımının orta sahasını +1’ledi. Ekici uzun uzun oynamadı hep. Sakatlık üstüne sakatlık, devamsızlık üstüne devamsızlık derken harika bir performans ortaya koydu haftalar sonra Pazartesi gecesinde. Mutlaka bir çok Fener’li taraftarın Ekici’nin bu görüntüsü maç sırasında devam ederken, “İnşallah tekrar sakatlanmaz ve maçı sakatlanmadan bitirir” dediklerini duyar gibi oluyordum ister istemez. Ayrıca şunu da düşünmedim diyemem: Acaba Erwin, Kasımpaşa’nın Trezequet, Eduok, Diagne’sine karşı orta sahada Alanyaspor karşılaşmasında çok başarılı olan İsla’yı oynatıp, sakatlığını atlatan Şener’i de defansın sağında oynatamaz mıydı? Böyle bir düzen bu tehlikeli üçlüyü pasifize etmede daha etkin bir taktiksel yöntem olmaz mıydı? Koeman’ın ileriki maçlar adına böylesine bir beyin jimlastiği yapmasının takıma pozitif yönde bir katkı sağlayacağı kanısındayım.
Mücadeleye dönersek; Hem Mehmet’in hem de Valbuena’nın aynı anda sakatlanarak, aynı anda sahadan çıkmaları Fenerbahçe’nin oynadığı oyunun yönünü negatife dönüştürdü. Yerlerine giren Benzia ve Frey her ikisinin yerini dolduramadı. Üstelik Frey, Mustafa Pektemek gibi kanatta oynama yeteneğine de sahip olmadığı için yararlı olamadı. Fenerbahçe oyun içindeki beynini ve yüreğini aynı dakikalar içinde yitirince maçı kazanma ihtimalini de kaybetti. Oyun kurulamadı, top ileri taşınamadı, pas trafiği aksadı.
Bu maçın Fenerbahçe açısından en büyük kazancı Valbuena’nın yerinin ne olacağının cevabının alınmasıydı. Ne edecekler edecekler Fransız oyuncuyu serbest oynatacaklar. Zaten Benzia’nın bu formuyla Matthew’u kesmesi imkansız. Bu kadroda en öne Frey, onun arkasına Valbuena yazılmalı Soldado tekrardan sahne alana kadar. Gerisi hocaya kalmış artık. Bundan sonrası Fenerbahçe için daha keskin virajlarla dolu olacak özellikle psikoloşik açıdan. Fenerbahçe 5-6 hafta üst üste kazanmalı ki hem nefes alsın hem de üst taraflara doğru tırmansın. Bunun gerçekleşmemesi halinde, nelerin olabileceğini düşünmek bile istemeyecektir Fenerbahçe taraftarları.