Yolcu / BEKİR SAMİ BEY'İN MEZARI BAŞINDA…
Üsküdar Çiçekçi durağına çıktığımda karşıma Karacaahmet Mezarlığında kara servilerin serin gölgesi altında yatan Bekir Sami Bey ile karşılaşırım. Gösterişsiz mezar taşının üzerinde şöyle yazılıdır:
‘’ Milli Mücadele Kurucularından Miralay Bekir Sami Günsav (1879-1934) Merhum 17. K.Ordu Kumandanlığı görevi ile 21 Mayıs 1919’da Bandırmaya çıkmış ve bütün Batı Anadolu ‘da Kuvayı Milliyenin kurulmasında öncülük ederek Milli Mücadeleyi ilk başlatandır.
Allah Rahmet eylesin .İsmi ,heybetli bir kahramanın hayalini gözlerimin önüne serer; hatırası önünde saygıyla eğilirim. Kurtuluş Savaşının zaferlerine adını altın harflerle yazdırmış bir kahramandır.
Muhittin Ünal’ın Miralay Bekir Sami Günsav’ın Kurtuluş Savaşı Anıları adlı kitabında Bursa 56 .Tümen Kumandanı Bekir Sami Bey ile 20.Kolordu Kumandanı Ali Fuat Paşa arasındaki yazışmalar özetle şöyledir:
Ali Fuat Paşa’dan Bekir Sami Bey’e :
-Mebus olarak seçileceğinizi öğrendik. Başarılar dilerim. (18 kasım 1919)
Bekir Sami Bey’in cevabı:
- Bahtsız vatanımızın kesin kurtuluşuna kadar görevimden ayrılamam. ( 20 kasım 1919)
Ali Fuat Paşa’nın yazısı:
- Mustafa Kemal Paşa ile karar verdik. Açılır açılmaz,sevgili kardeşimizin paşalığa terfisini Meclise arz edeceğiz. (12 nisan 1920)
Bekir Sami Bey şöyle bir karşılık verir:
- Şahsım hakkındaki düşüncenize ve ilginize teşekkür ederim… Bugün Osmanlı İmparatorluğu musalla taşına yatırılmış bir durumdadır .Böyle bir anda terfi etmeyi ,musalla taşında miras taksiminden pay alma gibi çok ağır ve acı telakki ediyorum. Bu alaka ve taltiflerinizi memleketin kurtuluş ve zaferine şahit olacağımız güne bırakılmasını arz ve niyaz ederim. (13 Nisan 1920)
O gün gelmiş, memleketin kurtuluşuna şahit olunmuş,ancak Bekir Sami Bey’e hak ettiği unvan verilmemiştir.
Hemen her gün Bekir Sami Bey, görevini yapmış olmanın verdiği huzurla başını selvilere vermiş kara ormanların sesini dinler.
Kara ormanların içinden vatanı için Allah’a teslim olmuş Anadolu çocuklarının sesleri yankılanır, cıvıldıyan mermiler uçuşur, şarapnel parçaları saçan topların gümbürtüsü duyulur..
Bekir Sami Bey, kabrine uzanmış, rüya gibi geçen hayatını seyreder.
Bir Fatiha ile onu selamlar, geçer giderim…
