CEMAL KARABAŞ

CEMAL KARABAŞ

Yolcu / YAŞAR NURİ'Yİ NASIL BİLİRİM?

Yaşar Nuri  Öztürk,Trabzon’un Sürmene ilçesine bağlı bir köyde doğdu. İlköğretimini  babasından Kuran okuyarak aldı.Dokuz yaşında hafız oldu. Hukuk ve ilahiyat fakültelerini bitirdi. On iki yıl imamlık ve vaizlik yaptı. İlahiyat Fakültesi dekanı oldu.
Yaşar Nuri  Öztürk, İslam düşüncesine getirdiği  yorumlarla  özellikle laik kesimin dikkatini çekti, geniş bir  kitle tarafından ilgiyle izlendi.. Çalışmalarını katıldığı televizyon programlarında tanıttı. Çalışkandı. Ömrünü Kur’an ‘ın anlaşılmasına vermişti. Meal ve kitaplar yazdı.
Hırslı bir adamdı.Siyasete atıldı.Parti kurdu. Ancak beklediği ilgiyi bulamayınca aktif siyasetten çekildi.
Halk  bu tür insanların her türlü  hallerini merak eder,öğrenmek ister. Bu reyting yapmak isteyen  medya için bulunmaz bir fırsattır. 
Yaşar Nuri  Öztürk ’de bundan istisna edilemezdi.. Hayatı didik didik edildi. 
Birden fazla evlilikleri olmuş,bunlar boşanmalarla sonuçlanmış , sevgilileri olmuştu.
Evlilik dışı ilişkiler için  “ taraflar razı ise zina olmaz”  demişti.
Asıl  tepki toplayan sözü ise “ Namaz bu kavmin başına bela edilmiştir” sözü idi.
Televizyondaki  tartışma   programlarında  başlangıçtaki ilgi  azalınca ulusalcı medyada  konuşmasını sürdürmeye başladı.
Yaşar Nuri’nin tartışma yöntemi son derece öfkeli ve iticiydi. Muhatabını cehaletle suçlar,hor görürdü.  Bu da halkta hoşnutsuzluk yarattı.  
Ölümünden önceki Müjdat Gezen ile  katıldığı bir televizyon programında siyasi tercihinden dolayı  halka hakaret etti. Büyük tepkiye neden oldu,davalar açıldı.
Kanserdi. Bu illeti  iradesiyle atlatacağını umut ediyordu. Ne var ki, başaramadı. Vakit erişmiş,vade tamam olmuştu.
Kendisini  şahsen tanımam. Kitaplarını  okumuşluğum, televizyonlarında kendisini izlemişliğim vardır. 
Merhumu  nasıl bilirsiniz?  diye sorulsaydı   ancak  yukarıdaki satırları  cevap olarak  aktarırdım. 

 

<