"Yorumsuz" ve bir "Kınama"...
Bugünkü yazımın önemli bir kısmı MİT TIR’ları...
Sadece “yorumsuz” olarak siyasilerin geçmişte sarf ettiği sözleri aktaracağım.
Yorumu da, analizi de siz yapın diye...
Sedat Peker’in 8. videosunda aktardığı MİT TIR’larıyla ilgili konu hakkında siyasiler geçmişte ne demişti?
“Geçmişe mazi, s.......e gazi” demeden, hatırlayalım!
Bugünlerde AKP Milletvekili olan, bir dönem de AKP iktidarında Başbakan Yardımcılığı yapan, rahmetli Alpaslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş 2017’de MHP Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı’yken MİT TIR’larıyla ilgili neler dedi:
“TIR meselesine geldiğimizde de, Sayın Başbakan da Sayın Cumhurbaşkanı da meydan meydan gezip ‘onlar Türkmenlere gidiyordu’ diyorlardı. Bu konuda taraf tutmak MHP’ye yakışmaz. Burada bizi izleyenlerin huzurunda yemin ediyorum, vallahi ve billahi o silahlar Türkmenlere git-mi-yor-du. Bilerek söylüyorum.”
Yorumsuz... Yorumsuz...
Günümüzde “Cumhur İttifakı”nın kilit ismi, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, muhalif olduğu yıllarda, 7 Haziran 2015’de MİT TIR’ları için ne demişti:
“MİT TIR’larının içinde bir şehri tümden havaya uçuracak silah ve mühimmat olduğu açıklığa kavuşmuştur. Erdoğan Türkiye’yi böyle bir açmaz ve çukura nasıl sürüklemiştir? Hükümet, komşu coğrafyalardaki kanlı boğuşmaya hangi yasal ve ahlaki mazeretlere dayanarak silah sevkiyatı yapmıştır? Davutoğlu kimlerin silahını, hangi mihraklar adına ve hangi terörist gruplara gönderilmesine suç ortaklığı yapmıştır? Komşu coğrafyalardaki iç savaşa taraf olan, teröristleri, isyancıları ahlaksızca silahlandıran Erdoğan ve Davutoğlu vatana, millete ve devlete ihanet etmiş olmayacak mıdır? Erdoğan 1.5 yıldır Türk milletini kandırmıştır. Davutoğlu 1.5 yıldır gerçekleri çarpıtmış, teröristleri silahlandırmıştır. AKP mafyalaşmış, çeteleşmiş ve meşruiyetini yitirmiştir. AKP silah kaçakçılarının, silah tüccarlarının, kan döken, can alan teröristlerin aparatı haline gelmiştir. Bu utanç verici durum Türkiye’yi uluslararası toplumda suçlu ve mahcup durumuna düşürecektir. Erdoğan hangi yetkiyle eli kanlı gruplara silah sevkiyatı yapmış, ne gibi çıkarlar elde etmiştir? AKP, siyasi namusu varsa bu soruları aydınlatmalıdır. Hiç kimse Türk milletini aldatamayacak, aldatmaya da hakkı olmayacaktır. Bayburtlu (Burada miting yaptığı için), teröristlere silah temin eden, İsrail ve küresel cinayet mekanizmasının yararına olacak gizli kapaklı projelerin kapanına kısılan AKP’ye yaptıklarının bedelini ödetmelidir.”
Yorumsuz... Yorumsuz...
Gelelim hala muhalif, hatta ana muhalif CeHaPe Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na...Bir grup toplantısında ne demişti Kılıçdaroğlu:
“Mevcut hükümetin El Nusra’ya destek verdiğini hepimiz biliyoruz. Tüm dünya biliyor. Türkiye’nin Suriye’ye silah gönderdiğini artık bütün dünya biliyor. Zaten El Nusra ÖSO’nun içinde. Türkiye’nin ÖSO’ya destek verdiği herkes tarafından biliniyor. Karargahı bir dönem Türkiye’deydi.”
Yorumsuz... Yorumsuz...
Bütün bu açıklamalara rağmen, bazı gazeteciler ve milletvekili bildiğiniz gibi yargılandılar ve ağır mahkumiyetlerle cezalandırıldılar!
2020'de Anayasa Mahkemesi'nin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında verdiği “hak ihlali” kararını eleştiren MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Genel Başkanı’nın geçmişte yaptığı tesbitleri unutarak, “Bu Berberoğlu hadisesinde asıl yargılanması gereken kişi Kılıçdaroğlu’dur, adeta kuryelik görevi yapmıştır" diyor.
Buna “yorumsuz” diyemeyeceğim...
Sadece “gülünç” diyeceğim...
Bu arada, olayın gerçekleştiği tarihte Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu, Peker’in iddialarının araştırılmasını istiyor ve, “Devlet görevi yürütürken, devlet kurumları dışında hiçbir milter-paramiliter, çıkarcı, organize suç örgütü, mafya lideri hiçbir kimseyle görüşmem ve irtibatım yoktur” diyor...
İnanıp inanmamak halkımızın takdiri...
***
FETÖ’cülerin yaptığı yargılamalar nasıl sil baştan yapılmışsa, MİT TIR’ları davasından yargılananların da davaları sil baştan yapılması gerekmiyor mu?
***
ÖNEMLİ BİR KONU
Eğer “Osmanlı”nın devamını istiyorsanız, ülkemizi bataklıktan çıkaran, esaretten silah arkadaşlarıyla birlikte kurtaran ve Türkiye Cumhuriyetimizi kuran rahmetli Mustafa Kemal Atatürk’e şükran duymanız gerekmiyor mu!
Neden mi?
Atatürk olmasaydı, büyük bir ihtimalle ülkemiz, vatanımız olmayacaktı...
Farkında bile değiller...
Bir kısım bana göre “hain”ler, yönetime “mesaj” göndermek için, alenen rahmetli Atatürk’e ağıza alınmayacak sözler sarf ediyor ve yaftalar yapıştırmaya çalışıyor!
Bunu da son din olan “İslamiyet” adına güya yapıyorlar!
Ülkemizin büyük bir çoğunluğu, yaklaşık yüzde 98’i “Müslüman” olduğundan puan toplayacaklarını zannediyorlar!
Bilinçli Müslüman halkımızın, bu yaftalara, bu sözlere “pabuç” bırakmayacağı da önemli bir gerçek!
Kim ne derse desin, benim değerlendirmeme göre, “meczup” kişilerin “din alimi” sanılması, varsa bu sözlere itibar edenlerin küçük bir azınlık olduğu görüşündeyim.
Atatürk’ü “kafir” ilan edenlere aldırış etmeyin, onları yargılayıp gereğini yapmayanları kınayın!
