ZİNCİR MARKETLER DEVLETTEN DAHA MI BÜYÜK?
Yanarım da ona yanarım; Sayın Başkan yedi düvele sözünü geçirdi de bir şu zincir marketlere, bankalara, holdinglere, meyve sebze hallerindeki kabzımallara sözünü geçiremedi !
Bunların her biri birer Arslan Yürekli Rişard olmuş . Bunlara ne sayın Başkanın sözü, ne de kanunun hükmü geçiyor !
Gülerek, eğlenerek, küçük cezaları istihza ile fakir tüketicinin sırtına yükleyerek icraatlarına devam ediyorlar.
Halk, bir yandan canı bahasına evlatlarını yedi düvele karşı cansiperane sınıra dizmişken, diğer yandan arkasını kollamaya çalışıyor !
Halk, arkam, dayım, amcam, canım, ciğerim derken arkadan hançeri yiyor!
İktidara arkadan yanaşıp canım cicim güzellemesi yapan iyi gün dostları , ilk fırsatta Başkana ve gerçek dostlarına ihanet için fırsat kolluyor.
Başkana iltisakları , İslamcılık, hemşerilik, imam hatipten mezuniyetten ibaret rant çevreleri son öldürücü darbeyi vurmak üzere pusudalar.
Halk neredeyse Kal-u Beladan beri açlık, yoksulluk, ızdırap, çekiyor. Halk şimdilik samimi, ilkeli olduğuma inandıkları liderlerinin hatırına , ses çıkarmıyor. Sahnelenen demokrasi oyununu bıyık altından göz ucuyla izliyor. İnsan hakları laflarına karnı tok.
Halk , canı gönülden destekleyip kendine baş, başkan yaptığı lideriyle , emperyalizme ve içerimizdeki işbirlikçilerine karşı son hesaplaşmaya doğru yürüyor.
Vatanı, namusu, insanlığın izzet ve şerefi için can vermiş , vesayet zincirlerini kırmış , iktidar gaspçılarını burun üstü süründürmüş bu halk Allah’ın izniyle hesabı Ruz-i Mahşere bırakmayacak !
Dün marketlere indim. Oturduğum yer, Üsküdar’da orta halli, genelde emekli insanların bulunduğu yer. Çevrede bakkal yok.
Kötü şöhretleriyle namı sanı, ariflerce bilinen dört marketi gezdim.
Hepsinde halkla alay eden, sefalete ,yoksulluğa duyarsız, milliliğini kaybetmiş bu market raflarını ibretle seyrettim.
Kölece çalıştırılan, dakika başı raflara etiket yetiştirmeye çalışan personelin, müşteriye karşı mahcup olup bitap düştüğünü, gördüm.
Sadece biber fiyatlarına baktım. Sivri biberi baz aldım diğerlerine de örnek olsun dedim. Sivri biberin fiyatı bir yerde 16, diğerinde 17,5 , bir başkasında 30, gene bir diğerinde 38 liraydı. Diğer zerzevat ve bakliyat için de benzer etiketler sergilenmekteydi.
Sözüm size Beyler! Beyefendiler, kendilerini iktidar katında gören muhtekirler ! Öyle bir Osmanlı tokadı yiyeceksiniz ki, sesi ta Arş-ı Âlâ’dan yankılanacak !
Şüphesiz halk zincir marketlerden, hırsız muhtekirlerden, vurguncu müteahhitlerden vs. daha güçlüdür.
Son seda İsrafil’in süru ile olacak.
Son sözü daima halk söyler...